11 Ağustos 2010 Çarşamba

Hayatımızın Yalanı: İkiyüzlülük


"Bugün kimse ölümcül hakikatlerden ölmüyor,keza yeteri kadar panzehir var",der Nietzsche. Panzehirimizse belli,yalan. Hayatımıza getirisi : İkiyüzlülük.Hayatın gerçeği.
Diyelim ki arkadaşınızın giysisi hoşunuza gitmedi,ona bunu açıkça söyleyebilen -siz dahil- kaç kişi tanıyorsunuz? Genellikle vereceğiniz cevap, "bugün çok güzel görünüyorsun" veya daha da abartarak - ki bu sizin bu konudaki üstün yeteneğinizi gösterir- ,"harika,tıpkı bir film yıldızı gibi" türünden cümleler olacaktır.Neden? Ya kalbi kırılırsa,ya kötü söz söyleyince alınırsa mesela.Unutulmuş bir söz ne de olsa: "Dost acı söyler".
Peki içinizden geçenleri onun da alınmayacağı şekilde ifade etseniz,mesela, " fena değil,ama daha da iyisi olabilirdi" sizce nasıl? Mademki insanlar yalanlardan hoşlanmaya alışmış,en azından hem kendinize biraz daha dürüst,hem de karşınızdakine zarif davranmış olursunuz.
İş hayatı mı? Oraya hiç değinmemek daha iyi. Zaten işverene,müdüre,personele,meslektaşına ikiyüzlü davranmazsan meslek hayatın kısa sürede sona erecektir."Ben hiç yalan söylemedim" mi diyorsunuz,hadi canım.Ufacık da olsa söylemişsinizdir,kesin.Ne de olsa iş hayatının da gerçeği: İkiyüzlülük.
Hazır bu konuya değinmişken,biraz da dürüst olmak istiyorum.Etrafımdaki bayan ordusundan mı bilinmez,ama erkeklere oranladığımda "genellikle" kadınlar arasında daha yaygın bu davranış.Özellikle kadın-kadın ilişkilerinde,bir lokma ekmeğin hasetine dayanamayan Vikingler misali birbirinin elindekini çekiştiren günümüzün kapital toplumunda, en çok kadınlar arasında ön-arka-sağ-sol sobe.Hatta bazen küçük hesaplarla başlayan çekişmelerde,genellikle çok sevilen bir makyaj malzemesi,ikiyüzlülük.Nedeni bazen iyi geçinmek,bazen kıskançlığı örtmek,bazen sevgisizliği bastırmak,içsel paranoyaları yatıştırmak.
Peki ya erkekler? Onlar hiç yalan söylemez mi? Hiç ikiyüzlü olmazlar mı? Olurlar elbette.Nasıl olmasınlar,iş hayatı bir yandan,günlük hayat bir yandan.Düşünsenize sevgilinize/eşinize," Yakışmış mı(giyim),güzel olmuş mu(yemek,dekorasyon,vs.) " sorularına cevap olarak beğenmediğiniz üzere,"Çok kötü,beğenmedim" dediğinizi.Kaçışınız yok size öyle bir nutuk çekerler ki beğenmek ne kelime,bayılmak zorunda kalırsınız,tabi bayılma nedeniniz meçhul.Ama iki erkeğin konuşmasında,örneğin bir saç meselesinde,"Bu ne abi,soyulmuş hıyara dönmüşsün" cevabını tüm samimiyetiyle duyabilirsiniz,keza iltifat denen ve bazen gerçeklik payı olsa da çoğunlukla doldurulmuş sözcüklerden oluşan o klişe cümlelere gerek duymazlar.
Burada da suçlu yine biziz aslında.Toplumun kendisi.Erkeklere çifte standart uygulayıp,kadınların ezilmesini meşru kılan canlılar topluluğu.Ötelediğimiz,duygularını görmezden geldiğimiz insanlar,yalanı hayatlarına ellerimizle yerleştirdiğimiz varlıklar,bu yalanlar sayesinde kendilerini ifade edebilme hakkına sahip oluyorlar.En çok kadınlar tabi sözünü ettiğim kesim.Biz erkekler onları oldukları gibi değil,olmasını istediğimiz gibi kabul edince,7 den 77 ye yalanlar yumağı kaplıyor hayatlarını.Töreler,gelenekler,adetler,hatta yasalar bile kadının nasıl olması gerektiğini tanımlayarak başka çözüm yolu bırakmıyorlar,ne yazık ki.Baba korkusuyla başlıyor ilkin,kaçamak yalanlar çıkıyor,arkadaşlarla gezintiler için ders çalışma bahaneleri(keza aile "erk"i başka bir erkeği asla kabullenemez,resmi olmadıkça) ,sonra eş baskısıyla devam edip (iş yemeğine çıkış ve eve giriş saatleri arasındaki ince denge mesela),toplum baskısıyla(eve erkek nev'inden bir dostunuz girebilir mi,hem "dost" da ne demek canım!) doğruluk duygularına son darbeyi indiriyoruz.Erkeklere böylebir kısıtlama var mı,suçlu hep kim? Ve sonunda sağlıksız ruh haline sahip,ikiyüzlü,yalan söyleyen kadınlar çıkarıyor ortaya,bizim kadınlarımızı.
Kusura bakmayın.Hayatımıza yerleşmiş bu ikiyüzlülük,her alanda.Tıpkı bir virüs gibi kanımızda dolaşıyor,gerektiğinde bizi hasta konumuna düşürüyor.En küçük yalanlar,bazen en büyük yalanlardır kanımca, çünkü hepimizi yaralıyor,hepimizi insanlıktan çıkarıyor,güveni sarsıyor,gururu zedeliyor,farkındalığı ortadan kaldırıyor,sahte bir kimlik oluşturuyor.
Lanet olsun sana...Lanet olsun bize,ikiyüzlülük!